Türkiye'nin Yeni Nesil Firma Rehberi'ne Hoşgeldiniz.
KANDIRA
Kandira, Kocaeli’nin saklı kalmış, huzur dolu bir köşesi olarak karşımıza çıkar. İnsan burada zamanın telaşını bir kenara bırakıp doğanın kollarına kendini teslim eder. Kandira’nın sokaklarına adım attığınızda, hemen boğazınıza dolan ferah bir deniz kokusu sizi selamlar. Bu koku, yalnızca bir esvap gibi üzerinize giydiğiniz giysilerden değil; ruhunuzu sarıp sarmalayan bir melodi gibidir.
Kandira sokakları, eski taş evler ve yemyeşil bahçelerle donanmıştır. Her bir sokakta atılan adımlar, geçmişten bugüne anlatılan hikayelerin yankılarını kulağınıza fısıldar. Sabahın erken saatlerinde sokaklar, taptaze ekmeğin kokusuyla ve kuş cıvıltılarıyla uyanır. Burada yaşamın temâm, dinginlik ve huzur içinde aktığını hissedersiniz. Kadınlar sabah erkenden serinleten deniz esintisinde çamaşırlarını yıkarken, çocuklar avlularında oyun oynar. Her evin önünde, el emeğiyle işlenmiş rengarenk kilimler serilidir.
Kandira’nın havası, içten bir sohbetin sıcaklığını taşır. İnsanlar bir araya geldiğinde kelimeler ucuz birer araç değil, özenle işlenmiş bir halet-i ruhiye olarak kıymet bulur. Her bir sohbet, yaşanmışlıkların ve geleneklerin tatlı bir yansımasıdır. Sabahları çay ocaklarında, dumanı tüten ince belli bardaklarda demlenen çayın eşliğinde samimi muhabbetler döner. Burada her sokak başı, bir dost meclisinin kurulabileceği yerdir.
Deniz kenarına indiğinizde, Kandira’nın bambaşka bir yüzüyle karşılaşırsınız. Dalga seslerinin huzur veren ritmi, kalbinizin derinliklerinde bir yerlere dokunur. İnce kumlar üzerinde çıplak ayakla yürürken, her adımda doğanın bir parçası olduğunuzu hissedersiniz. Denizin mavisiyle gökyüzünün maviliği birleşir ve göz alabildiğine uzanır. Kandira’nın sahili, bir ressamın tuvaline baş döndürücü renklerle çizdiği bir tabloyu andırır.
Akşamüstü Kandira’nın ışıkları, yavaş yavaş belirmeye başlar. Güneşin batışını izlemek, burada bir ritüel gibidir. Kızılın ve turuncunun çeşitli tonlarında gökyüzü yavaşça kararmaya başlarken, sahilde yürüyüşe çıkmak her adımı özel kılar. Kandira’da günün son ışıkları altında, her gün bir kitap gibi okunur ve yaşanır.
Kandira, ruhunuzu dinlendiren, zamanın kıymetini yeniden hatırlatan bir düş gibi. Her mevsim farklı güzellikleri barındıran bu şirin belde, doğanın ve insanın ahenkle dans ettiği bir senfonidir adeta. Buraya geldiğinizde, sessizliğin sesiyle içsel bir yolculuğa çıkarsınız. Çünkü Kandira’da hayat, su kadar berrak ve rüzgar kadar hafiftir.