Türkiye'nin Yeni Nesil Firma Rehberi'ne Hoşgeldiniz.
Sponsorlu Firmalar
Sponsorlu Hizmet Verenler
Üyeler
Hizmetler
KEMAH Haberleri
KEMAH
Kemah, Erzincan’ın mütevazı ama bir o kadar da etkileyici bir köşesi. Her adımda tarih kokan bu semtte, sokaklar tarihin sessiz ama etkili tanıkları gibi dizilmiş. Taş döşeli dar yollardan geçerken, adeta geçmişin izlerine dokunur insan; taşların üzerinde yankılanan adımlarınız ıssız bir dünyanın kapılarını aralar. Kemah’ta gezerken zamanın akışını unutur, kendinizi bu masalsı atmosferin büyüsüne kaptırırsınız.
Bu eski yerleşim yerinin havası da bir başka olur. Sabahın ilk ışıklarıyla birlikte dağlar arasından hafif bir sis çökmeye başlar. Sisin altında kalan Kemah Kalesi daha da gizemli bir hale bürünür. Kale, adeta dönemlerin ve yaşamların tanığı olarak durur orada; her gördüğünde insana kendini sorgulatır, derinlerde bir yerlerde saklı olan hatıraları uyandırır.
Kemah sokaklarını gezerken, çok katlı binalar yoktur; burada her şey insanın gözüne değil, ruhuna hitap eder. Tarihi evlerin arasında dolanırken, eski ahşap kapılar ve cumbalı pencereler geçmişin güzelliklerini günümüze taşır. Bu sokaklarda, zamanında burada yaşamış insanların sesleri yankılanır gibidir. Kapı önlerinde oturan yaşlılar, şehrin ruhuna dair anlatacakları hikâyeleri vardır hep, meraklısına anlatmayı bekleyen.
Kemah’tan doğan sabah ışığı ve günün ilerleyen saatlerinde altın sarısına dönen güneş, semtin esvap giymiş bir derviş misali naif karakterini aydınlatır. Burada doğanın ve tarihin mükemmel uyumunu hissedersiniz. İnsan, etrafındaki sessiz güzelliğe bakarken kendi içsel yolculuğuna da çıkar; halet-i ruhiye derinden etkilenir, geçmişin ve bugünün kesiştiği o ince çizgide dolanır durur.
Kentin görünmeyen noktalarında, arka sokaklarında gezinirken hissettiğiniz özgün doku, ruhun karmaşasına bir nebze olsun dinlendirici bir etki sunar. Su seslerinin yankılandığı çeşmelerin önünde durup, derin bir nefes alırsınız. Temâm olmuş gibi hissedilir o an; her şeyin olması gerektiği gibi, huzurlu ve dingin.
Kemah’ın büyüsü, günün her anında kendini hissettirir. Akşamüzeri, gökyüzü kızıl bir renge büründüğünde ve kuşlar eve dönüş yolculuğuna çıktığında kemencerin nağmelerine karışır zaman. Her köşe başında sizinle selamlaşan bu nağmeler, geçmişin ve huzurun melodilerini fısıldar kulağınıza. Etrafınızdaki dünya unutulmuş gibidir, sadece siz ve Kemah vardır; zamanın, mekanın ve güzelliklerin anlamsal boyut kazandığı bu anı hissetmekten başka hiçbir şey gerektirmez.
Kemah, insana sadece bir yer olmanın ötesinde bir his, bir yaşam tarzı sunar. Burada geçirilen her an, insanı bir parça daha zenginleştirir; gözlerinizde eski dünyanın izleriyle, ruhunuzda huzurun bıraktığı sedayla ayrılmanız kaçınılmazdır. İşte Kemah, tam da böylesine büyülü ve benzersiz…