Türkiye'nin Yeni Nesil Firma Rehberi'ne Hoşgeldiniz.
Sponsorlu Firmalar
Sponsorlu Hizmet Verenler
Üyeler
Hizmetler
KUMLUCA Haberleri
KUMLUCA
Kumluca, Antalya’nın cazibesini sessizce taşıyan, gizli kalmış bir inci gibi serilir Akdeniz kıyılarında. Bu semt, şehirden uzakta, doğanın kucağında kendine has bir atmosfer yaratır. Yolu buraya düşenler, şehrin gürültüsünü geride bırakıp, denizin ve dağların arasında huzur bulur.
Kumluca sokakları, zamanda asılı kalmış bir ressamın paletinden kopmuş renklere bürünmüş gibi. Dar ve kıvrımlı sokaklar, evlerin taş duvarları ve küçük pencereleriyle adeta sıcak bir davet gibidir. Her köşe başında sizi başka bir hikaye bekler, başka bir keşif başlar. Yavaş adımlarla yürürken taş kaldırımın altında esvap misali toprağın kokusu yükselir. Daha ileri adım attıkça, portakal ve limon ağaçlarının yeşilin en güzel tonlarıyla süslendiği minik bahçelerle karşılaşılır. Bu ağaçlar, kış günlerinde bile yazı yaşatan bir tazelik yayar çevreye.
Semtin havası ise bambaşka bir duyguyu kalbinize işler. Gündoğumunda içe çekilen nefes, dağların üzerinden süzülen ylgarların tazelediği havadır. Günün ilk ışıklarıyla bizi sarmalayan bu taze hava, yanakları hafifçe titretir, ruhu canlandırır. Akşamüstü yaklaştıkça denizin kokusu ağır basar, rüzgarın getirdiği iyot ölümcül günün kalıntılarını siler. Uzaktan denizle birleşen tarım alanlarının yeşillikleri gün batımının kızıl tonlarıyla dans ederken, zamanın nasıl aktığını unutur insan. Güneş ufka yakınlaştığında ise halet-i ruhiye değişir; gökyüzü ve deniz bütün günün yorgunluğunu hafif bir melodiyle fısıldarken içinde bulunduğunuz anın huzurunu en derin şekilde hissettirir.
Kumsalına vurduğunuzda, ince kumların temâm şekilde ayağınızı okşarcasına karşıladığını fark edersiniz. Kumluca’nın denizi masallarda anlatılan bir berraklığa sahiptir, karşınızda mavi ve yeşilin tüm tonları hareket eder. Suya girdiğinizde tatlı bir ürperti sararken bedeninizi, derin bir rahatlama hissedersiniz. Deniz, kucaklar insanı burada, dertleri bir kenara bırakıp tamamen anın içinde kaybolmak mümkün hale gelir.
Yolu Kumluca’ya düşene nasihat olunur, aceleye mahal vermemeli; bu sokaklar, bu hava zaman ayırmayı, özümsemeyi hak eder. Kimi zaman yanınızdaki dinginliği dinleyip, kimi zaman çevredeki doğayı izlemek; ruhun yorgun bankasına huzur yatırır. Kumluca, kendi sessizliği içinde büyük bir cevher saklar; burada, dingin bir ruhta, günün koşuşturmasından azade bir yaşamın küçük ama derin güzellikleri keşfedilir. Öyle ki, insan içinden “bir dahaki sefere ne zaman geleceğim” diyerek ayrılır bu topraklardan.